16 Temmuz 2013 Salı

Bilge Karasu’nun Kılavuz’undan dost ve arkadaş çeşitlerine dair…

Arkadaşlıklarda, dostluklarda, sevgilerde karşısındakini ele geçirilecek bir ülke gibi görenler vardır. Tedirgin eder beni böyleleri.
Buna karşılık, karşısındakini tanımak isteyen, karşılıklılık gözeterek biribirilerini biribirilerine açan, veren insanların yakınlıkları, destek görmelidir; hiç değilse, benden…

Bir de pattadak çıkagelenler vardır, senden istediğini senin rızanla alan, seni kendine bağlamasını başaranlar vardır… Günün birinde geldikleri gibi giderler… Ya alacaklarını aldıkları, bu da kendilerine yettiği için…Tabiî, bu durumda, ilk öbektekiler gibi davranmış olurlar: Yağma bitmiştir… Ya da sen onlara, kabul etmek istemedikleri bir ölçüde bağlandığın için. Yani ‘başkası yağmalanır ama ben, başkasının kullanabileceği bir toprak değilim,’ türünden bir tutum… Senden uzaklaşırken senin ne düşündüğünü hiç merak etmezler… s.109,110 (Bilge Karasu, Kılavuz, Metis yayınları)

Hiç yorum yok:

İşte benim idarecilik maceram!..

İşte benim idarecilik maceram!.. Hani şair benim bir de İstanbul maceram var, der ya işte o hesap benim de idarecilik maceram var. Şairin ma...