Yazar insanlığın bir sandalda yaklaşmakta olan fırtınayı umursamadan hareket ettiğini belirtiyor. Hatta bir kısmımızın fırtınaya yakalanıp alabora olan sandalları sevinerek izlediğini anlatıyor. Fırtınalı bir denizde sandal metaforu bence dünyanın hali pür melalini çok başarılı bir şekilde özetliyor.
Yazar dünyayı ve dünyamızı tüketerek ve birbirimizi yok farz ederek değil ötekini tanıyarak ve dolayısıyla kültürümüzü yükselterek kurtaracağımızı savunuyor. Uzayan hayatlarımızı ancak kültürle doldurursak anlamlı kılabileceğimizi anlatıyor.
Dinsizliğin Komünist Rusya'da olduğu gibi felaketle sonuçlandığını aşırı dindarlığınsa başka türlü felaketlere yol açtığını savunuyor...
Yazar ne geçmişe saplanıp kalmaktan söz ediyor ne de geleceği geçmişsiz kurmaktan...
Hasılı fikir dünyamızın çölünde vaha arayanların mutlaka okuması gereken bir kitap Maalouf'un Çivisi Çıkmış Dünya'sı.
sb 07/04/2013
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Modern zamanların samimiyetsiz ilişkileri üzerine...
Her düşünceden, her görüşten çok sayıda arkadaşı olmak...Bana göre bu, köşeleri olmamak, demek olup şahsiyet yokluğunu gösterir. Herkese m...
-
Şalvarı şaltak Osmanlı Eyeri kaltak Osmanlı Ekende yok biçende yok Yiyende ortak Osmanlı Yukarıdaki dörtlüğü vaktiyle Hilmi Yavuz'dan...
-
Cevap Arapçadan Türkçeye geçmiş bin yıldır kullandığımız kelimelerden biri. Yanıt Türkçedir, Divan-ı Lügati’t Türk’te geçer. Fakat uzunca b...
-
*Herkesin onayladığı şey, yanlış sayılmıyor. *Adalet, zamanın kölesidir. .ikilir durur. *İnsanlar bozkırı çöl zannediyorlar. *Bozkır ina...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder