Yavuz Selim Demirağ'dan ilginç bir soru

“Devlet Bahçeli 10 Temmuz'da seçimli kongre kararı almıştı. Sonra neden vazgeçti?” Yavuz Selim Demirağ

Ümit Yaşar Oğuzcan'dan bir şiir

Günlerden bir gün
Hamama gideceği tuttu,
Sadrazam hazretlerinin
Bir yanında birinci veziri
Bir yanında ikinci veziri
Bir yanında üçüncü veziri.
Sonra efendime söyleyeyim
Peşkircibaşı,
Nalıncıbaşı
Sabuncubaşı

Velhasıl tam dört yüz kişilik kafile
Peştamal takıp girdiler hamama
Geçtiler kurnaların başına
Üçer beşer
Sadrazam deseniz
Yan gelip yattı

Memleketin en ünlü tellakları
Sardılar dört yanını
Kimi elini kaptı, kimi bacağını
Bir keseleme sürtme faslı başladı.
Tam on iki saat
On iki ünlü tellak
İncitmeden keselediler
Hazretin mübarek vücudunu.

Öylesine kir çıktı ki sormayın
Her biri nah parmağım gibi
Aman efendim bu ne kiri
Demeye kalmadı
Keselerin altında eriyip gitti
Koskoca sadrazam
Bütün maiyet erkânı yerinden fırladı:
- Nettünuz devletliyü?
Dediler tellaklara.

Tellaklar cevap verdi:
- Biz yıkadık, keseledik.
Devletlinin kirden ibaret olduğunu bilemedik.

Suç bizde değil.
Neyleyelim
Kir bitti
Sadrazam elden gitti!..

(Şiir: Ümit Yaşar Oğuzcan)

Taş bittiği için taş devri bitmedi

Taş bittiği için taş devri bitmedi. İhtiyaçlar arttığı / değiştiği için bitti. İmparatorluklardan ulus devletlere de zorunluluktan geçildi keyfilikten değil. Osmanlılık veya ümmetçilik gerçekliği olmayan iddialar. Din Araplarda ve Avrupa'da bile bir birliktelik sağlayamamış. Biz nasıl sağlayacağız.

İttihatçıların pantürkizmi de gerçekçi değildir. Mustafa Kemalin en büyük gücü gerçekçiliğidir. Anadolu Türklüğünü esas aldı.

Alınıp satılan her şey maldır. Siyasetin aracı olan şey de siyasettir. Dinin siyasete araç edilmesi dini siyasileştirir. Bundan vazgeçilmeli.

 Prof. Dr. Mahir Aydın

Gerçeği güler yüzle söylemek

Bir bilgin ‘gerçeği güler yüzle söyleyin’ demiş. Bizim ülkemizde kesinlikle doğru bir söz. Öyle ki ülkemizde herhangi bir gerçeğin doğal bir şekilde söylenmesi bile düşman olarak algılanmak için yeterli.

Bir gerçek daha aydınlatıldı!..

Niçin 1492'de Osmanlı ülkesine İspanya Müslümanları değil de İspanya Yahudileri kabul edildi?

Bu konu yıllardır suistimal edildi. Güya Osmanlı kendi dindaşı olmayan Yahudilere bile zor durumda kucak açmıştır! Ve biz de Osmanlı övgüleriyle bi güzel kendimizi avuturuz.

Oysa aynı dönemde İspanya Müslümanları da soykırıma uğramıştır. Osmanlı kucak açacaksa öncelikle kendi dindaşlarına kucak açmalıydı.

Ve fakat bugün anlıyoruz ki Soner Yalçın'ın yazdığına göre konu Fatih'in oğulları Cem Sultan'la 2.Bayazıt arasındaki taht mücadelesiyle ilgili. 

Fransızlar, her durumda Osmanlıya karşı koz olarak kullanılan Cem Sultanı gözetim altında tutmalarına karşılık ticari çıkarları sebebiyle İspanya Yahudilerinin Osmanlı ülkesine kabulünü sağlamıştır.

Bunun gibi bütün bir hamaset edebiyatını yeniden gözden geçirmek gerekir. Çünkü hamaset edebiyatı nesillerin kör yetişmesine neden oluyor. İla ahır. ..

Sb 1/9/2016