Gemilerde kerestelerin dizildiği gözler vardı ve her bir keresteye de ‘sürme’ denirdi ve çalınmasın diye başlarına nöbetçi konulurdu, buna rağmen gözden sürmeyi çekenler çıkardı, bu itibarla bir ince hırsızlık tabiri olarak halen kullanılır..
***
Avcunu Yalamak,
Hamile kadınların canları çok şey (aş ermek) ister ancak bulamazlar, bir inanca göre, avuçlarını yalayınca aş erme isteğinin geçtiği avuç yalayarak tatmin olunduğu söylenir ve halen çok yaygın şekilde uygulanır..
Hoşafın Yağı Kesildi
yeniçeri hoşafı bulaşığı temizlenmemiş kazanlarda yapılırdı ve bir gün yeniçeri ağası değişince kazanları yıkayıp temizletmeye başlamış ve ‘işler düzene girdi’ anlamında ‘hoşaf artık temiz yağsız’ diye kullanıma girmişti, sonra sonra kılık değiştirdi..
***
Aklı Kesmek,
deyimini hemen hergün defalarca kullanırız, bir yeti olarak aklını kullanabilmeyi anlatırız ancak akıl bir bıçak mı kessin, bıçakla aklın ne ilişkisi olabilir? Bir hikayesi var eskiler anlatır, doğu ve batı’nın büyük filozofu İbni Sina cebir ve geometriden sınıfta kalmış ve okulu terk edip kervana takılmış.. Kervan yolunda bir kuyuya su çekmek için gitmiş, bir şey çok dikkatini çekmiş.. Kuyunun ipi gide gele kuyunun taşını kesmiş.. Oracıkta düşünmüş ip kadar zayıf bir şey taş gibi sert şeyi nasıl keser diye.. İp devamlı çalışırsa kayaları dahi kesebilir, o halde, aklımla her şeyi kesebilirim, ilk işi okuluna dönüp cebir ve geometriyi halletmek, olmuş..
***
Ölür müsün Öldürür müsün
Adamın biri hacca gitmiş ve memlekete dönerken padişahıma ne hediye alayım diye düşünüp ipekten bir kefen almaya karar verir ve sarayın kapısına dayanır ve hemen padişaha hediyesini takdim etmek ister. Kapı görevlisi içeri almaz adam ısrar edince hediyeyi görmek ister, ipekten bir kefen olduğunu öğrenince kapıcı iyiden iyiye deliye döner ve adama küfrederek döverek kovmaya başlar.. Tam o sırada padişah gürültüye gelir, kapısına kadar gelmiş saf ve zavallı bir tebasına kapıcının yaptığını beğenmez ve neler olduğunu öğrenirken kapıcıya çıkışır..
Kapıcı ne münasebetsiz bir hediyedir diye ipekten kaftanı hem işaret hem şikayet ederek kendini savunur: Sen mi Ölürsün yoksa öldürür müsün?
Hamile kadınların canları çok şey (aş ermek) ister ancak bulamazlar, bir inanca göre, avuçlarını yalayınca aş erme isteğinin geçtiği avuç yalayarak tatmin olunduğu söylenir ve halen çok yaygın şekilde uygulanır..
Hoşafın Yağı Kesildi
yeniçeri hoşafı bulaşığı temizlenmemiş kazanlarda yapılırdı ve bir gün yeniçeri ağası değişince kazanları yıkayıp temizletmeye başlamış ve ‘işler düzene girdi’ anlamında ‘hoşaf artık temiz yağsız’ diye kullanıma girmişti, sonra sonra kılık değiştirdi..
***
Aklı Kesmek,
deyimini hemen hergün defalarca kullanırız, bir yeti olarak aklını kullanabilmeyi anlatırız ancak akıl bir bıçak mı kessin, bıçakla aklın ne ilişkisi olabilir? Bir hikayesi var eskiler anlatır, doğu ve batı’nın büyük filozofu İbni Sina cebir ve geometriden sınıfta kalmış ve okulu terk edip kervana takılmış.. Kervan yolunda bir kuyuya su çekmek için gitmiş, bir şey çok dikkatini çekmiş.. Kuyunun ipi gide gele kuyunun taşını kesmiş.. Oracıkta düşünmüş ip kadar zayıf bir şey taş gibi sert şeyi nasıl keser diye.. İp devamlı çalışırsa kayaları dahi kesebilir, o halde, aklımla her şeyi kesebilirim, ilk işi okuluna dönüp cebir ve geometriyi halletmek, olmuş..
***
Ölür müsün Öldürür müsün
Adamın biri hacca gitmiş ve memlekete dönerken padişahıma ne hediye alayım diye düşünüp ipekten bir kefen almaya karar verir ve sarayın kapısına dayanır ve hemen padişaha hediyesini takdim etmek ister. Kapı görevlisi içeri almaz adam ısrar edince hediyeyi görmek ister, ipekten bir kefen olduğunu öğrenince kapıcı iyiden iyiye deliye döner ve adama küfrederek döverek kovmaya başlar.. Tam o sırada padişah gürültüye gelir, kapısına kadar gelmiş saf ve zavallı bir tebasına kapıcının yaptığını beğenmez ve neler olduğunu öğrenirken kapıcıya çıkışır..
Kapıcı ne münasebetsiz bir hediyedir diye ipekten kaftanı hem işaret hem şikayet ederek kendini savunur: Sen mi Ölürsün yoksa öldürür müsün?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder