Tali (talih/kader) der Meriç usta, kadın gibidir zora ve cesarete baş eğer. Ama öyle bir kader daha var ki…
Yıllar önce NTV’de Oğuz Haksever’in sunduğu bir programda genlerin eğitimi mevzuna şöyle bir örnekle değinilmişti: Amerika’da bir avukat hanım iki küçük çocuk sahibidir. Yetimhaneden de bir çocuk alır ve bu çocuğu kendi çocuklarıyla birlikte büyütmek ister. Çocuklar birlikte büyüyeceği için de tabiatıyla maliyet düşecektir. Burada antrparantez hangimiz böyle bir şey düşünür ve yaparız diye sormak isterim. Biz galiba millet olarak bu konularda sınıfta kalırız.
Gel zaman git zaman çocuklar büyür. Yetimhaneden alınan çocuk bir cinayet işler ve kaçar bir eve sığınır. Evde yaşlı çift televizyon izlemektedir. O esnada televizyonda kendi görüntüleri geçmektedir, cinayet işlemiştir ve görüldüğü yerde ihbar edilmelidir. Bu durumun farkına varır yaşlı çift. İşlediği cinayet dolayısıyla kaçan genç de durumun farkındadır ve bu yaşlı çifti de öldürür. Genç yakalanır ve idame mahkum edilir.
Alınan ifadesinde bu mezkur şahıs ilk cinayetinden önce ortada bir sebep yokken bir anda gözlerinin karardığını ve o esnada cinayeti işlediğini söyler.Mahkemede caniyi, onu evlatlık olarak alan avukat hanım savunur. Savunmasında, mahkumun kendi çocuklarıyla aynı şartlarda büyümesinden ötürü bu duruma inanamadığını belirtir ve her iki ailenin de soyağacının çıkartılarak bu soyağacında suç işeyenlerin tespit edilmesini ister. Mahkeme bu isteği kabul eder, araştırma yapılır. Görülür ki yetimhaneden alınan gencin ceddi özellikle anne babası her türlü melanetle malul. Avukat hanımın çocuklarının soyağacında ise nerdeyse yok denecek kadar az sıkıntılı insan vardır.
Mahkeme bu savunmadan sonra idam kararını bozar ve yanılmıyorsam cezayı müebbede çevirir.
Sb 21/05/2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder