18 Ağustos 2013 Pazar

Yaşadığım ilçede belediye hoparlöründen yapılan anonslar üzerine

Öncelikle cenaze anonslarına değinelim...
Cenaze anonslarını gerekli görüyorum. Ama bir ilanın gün içerisinde birkaç kez tekrarlanması hoş olmuyor. Bazen şöyle bir yanılsamaya yol açıyor: Bugün Azrail kol geziyor!..
Gene cenaze anonslarında  dikkatimi çeken bir husus var: İlanlar öleninin hep erkek yakınlarının isimleri anılarak yapılıyor. Bu belki zorunlu bir şey ama hayatta hala kadının yeterince yeri olmadığının da kanıtı.
Zannediyorum 30-40 sene sonraki cenaze anonslarında ölenin kadın yakınlarının da isimleri geçecektir. Çünkü kadınlar toplumdaki 2. sınıf konumlarından hızla çıkıyor ve hayatın içine her geçen gün daha fazla giriyorlar.
Çarşamba pazarının dualı açılış ve kapanış anonsları...
Çarşamba pazarı anonsunu çok gereksiz buluyorum.
Herkesin duaya iştirak etmesi zorunluluğunu doğuruyor. Bu da bir tür mahalle baskısı sayılır.
Pazar açılışlarında dua mutlaka şart deniyorsa sadece pazar alanını kapsayacak şekilde yapılmalıdır.
Ömrü boyunca çarşamba pazarına gitmemiş olanların duaya iştirakinin sağlanmasının amacı ne ola ki? 
Ayrıca anonslar yüksek desibel sebebiyle gürültüye yol açmakta ve anakronik içeriğiyle de dikkat çekmektedir.
Bir siyasinin keskin zekasının/ işgüzarlığının/ oportünizminin ürünü olduğunu sandığım pazar anonslarından, bu köylü mantığından artık vazgeçmeliyiz.

sb 13/05/2012

Hiç yorum yok:

İşte benim idarecilik maceram!..

İşte benim idarecilik maceram!.. Hani şair benim bir de İstanbul maceram var, der ya işte o hesap benim de idarecilik maceram var. Şairin ma...